Pages

13 Eylül 2012 Perşembe

Aşk Resmi Geçidi

Nedendir bilmem ama Orhan Veli'yi hep bir ayrı sevmişimdir.
Hep daha samimi daha bizden gelmiştir şiirleri, aşkları.
Orhan Veli ölmeden önce ceplerinde en son 28 kuruş, at yarışına ait bir program ve sarı ambalaj kağıdına sarılmış bir diş fırçası varmış ve bu ambalaj kağıdında benim pek sevdiğim "Aşk Resmi Geçidi" adlı bir şiiri varmış. Bu şiirin üzerinde sonrasında çok oynama yapmış Orhan Veli ama hiç biri bulunamamış, diş fırçasının ıslaklığı yüzünden silinmiş bir çok yeri olan bu şiirde tüm aşklarını anlatmış Orhan Veli.
Benim hep ilgimi çekmiştir bu hikaye belki de bu yüzden bu kadar hayranımdır Orhan Veli'ye.
Acaba  bu kadar çapkın olmasaydı ve böyle hareketli (!) bir aşk hayatı olmasaydı böyle hayran olur muydum ki ona, kim bilir?

Aşk Resmi Geçidi


Birincisi o incecik, o dal gibi kız,
Şimdi galiba bir tüccar karısı.
Ne kadar şişmanlamıştır kim bilir.
Ama yine de görmeyi çok isterim,
Kolay mı? İlk göz ağrısı.
  
İkincisi Münevver Abla, benden büyük
Yazıp yazıp bahçesine attığım mektupları
Gülmekten katılırdı, okudukça.
Bense bugünmüş gibi utanırım
O mektupları hatırladıkça.
  
.............. çıkar
.............. dururduk mahallede
......................... halde
............ yan yana yazılırdı duvarlara
................... yangın yerlerinde.

Dördüncüsü azgın bir kadın,
Açık saçık şeyler anlatırdı bana.
Bir gün de önümde soyunuverdi
Yıllar geçti aradan, unutamadım,
Kaç defa rüyama girdi.

Beşinciyi geçip altıncıya geldim.
Onun adı da Nurinnisa.
Ah güzelim
Ah esmerim
Ah
Canımın içi Nurinnisa.

Yedincisi, Aliye, kibar bir kadın.
Ama ben pek varamadım tadına.
Bütün kibar kadınlar gibi
Küpe fiyatına, kürk fiyatına.

Sekizinci de o bokun soyu.
Elin karısında namus ara,
Kendinde arandı mı küplere bin.
Üstelik .......
Yalanın düzenin bini bir para.

Ayten'di dokuzuncunun adı.
İş başında şunun bunun esiri,
Ama bardan çıktı mı,
Kiminle isterse onunla yatar.

Onuncusu akıllı çıktı
Bıraktı gitti beni
Ama haksız da değildi hani.
Sevişmek zenginlerin harcıymış
İşsizlerin harcıymış.
İki gönül bir olunca
Samanlik seyranmış ama,
İki çıplak da, olsa olsa,
Bir hamama yakışırmış.

İşine bağlı bir kadındı on birinci,
Hoş, olmasın da ne yapsın,
Bir zalimin yanında gündelikçi.
Adı Leksandra
Geceleri odama gelir,
Sabahlara kadar kalır.
Konyak içer sarhoş olur,
Sabahı da işbaşı yapardı şafakla.

Gelelim sonuncuya.
Hiçbirine bağlanmadım
Ona bağlandığım kadar.
Sade kadın değil, insan.
Ne kibarlık budalası,
Ne malda mülkte gözü var.
Hür olsak der,
Eşit olsak der.
İnsanları sevmesini bilir
Yaşamayı sevdiği kadar.


1 yorum:

  1. istanbulda bogazicinde
    bir garip orhan veliyim..
    velinin oglu
    tarifsiz kederler icindeyim...

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...